Annemin gizli sevgilisi Murat, evde yalnız kaldığımız o öğleden sonra, kapıyı açtığında gözlerimdeki açlık onu şaşırttı. Dönemimdeki o vahşi kaşıntı, bedenimi bir yangın gibi kemiriyordu; Murat’ın iri yapısı ve kendinden emin yürüyüşü, içimdeki ateşi körükledi. “Murat Abi, annem yokken… lütfen, bu sefer arkadan al beni,” diye fısıldadım, sesim titreyerek, salondaki koltuğa yaslanıp eteğimi sıyırırken. Murat’ın kaşları kalktı, ama dudaklarındaki o kurnaz kıvrım, isteğimi anladığını söylüyordu; elleri kalçalarımı ayırıp parmaklarını ıslak hazırlığa daldırdı. Murat yavaşça girip her santimiyle beni doldurduğunda, bedenim bir yay gibi gerildi – inlemelerim halının tozunu kaldıracak kadar derin ve hırıltılıydı. Murat ritmi bir fırtına gibi yükselttiğinde, ben kıvranıp koltuğun kollarını tırnakladım; terimiz halıya sızarken, oda dönemin kanlı kokusuyla karışık tuzlu bir sisle doldu. Murat patlayıp içime boşaldığında, bacaklarım eriyip yere yığıldı; salondaki saat tik takları zevkin yankısını boğarken, öğleden sonrası annemin adamının beklenmedik hediyesiyle bir sır dolu zaferle dolup taştı.
on Ekim 31, 2025
