Şanslı gavat Mert, gece kulübünün neonlarında bembeyaz tenli, mermer gibi pürüzsüz karısı Deniz’i bir bakışla eve sürüklediğinde, asansörün dar kabini bile yetmedi o ateşi bastırmaya. Deniz’in sütlü boynu ve dar elbisesinin altından taşan kıvrımlar, Mert’in dev aletini pantolonunda sıkıştırıyordu. “Burada mı yoksa evde mi?” diye sordu Deniz, asansörün aynasında Mert’in yansımasına bakıp dudaklarını ısırarak. Mert, kapıyı zor açıp Deniz’i salona fırlattığında, halının yumuşak dokusu Deniz’in sırtına yayıldı; Mert’in elleri elbisenin fermuarını yırtarcasına indirdi. Deniz’in götten hazırlandığını görünce, Mert kıkırdadı, “Bu bembeyaz teni lekeleyeyim.” Dev aletiyle yavaşça bastırıp girerken, Deniz’in nefesi kesildi – bir anlık acı zevke dönüşüp bedenini yay gibi gerdi. Mert her itişte Deniz’in kalçalarını avuçlayıp çekti, Deniz’in çığlıkları dairenin yüksek tavanında yankılanıp mobilyaların tozunu titretti.

on Ekim 31, 2025

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

*